Abdurrahman-Peşaverî--Balkan-Savaşları’ndan-Milli-Mücadele’ye

ABDURRAHMAN PEŞAVERî: BALKAN SAVAŞLARI’NDAN MİLLİ MÜCADELE’YE

Balkan Savaşları’ndan itibaren Anadolu topraklarındaki varlığından haberdar olduğumuz, I. Dünya Savaşı, Millî Mücadele gibi kritik zamanlarda görevler üstlenen Abdurrahman Peşaverî’nin hatırasına sahip çıkmak ve anısını canlı tutmak için TBMM Protokol Görevlileri tarafından kurulan Abdurrahman Peşaverî Kardeşlik Platformu, bu amaçla çeşitli faaliyetlerde bulunuyor.

Birinci Dünya Savaşı ve Milli Mücadele literatürüne bir katkı sayılabilecek Peşaverî’nin hayat hikayesi, TBMM Dış İlişkiler ve Protokol Başkanlığı çalışanlarından Mücahit Arslan’ın yürüttüğü çalışmalarla aydınlanıyor.

Balkan Savaşları ve İstanbul’a geliş

Abdurrahman Gulam Samedani, 1886 yılında bugün Pakistan sınırları içinde bulunan Peşaver’de varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Ekim 1912’de başlayan Balkan Savaşları üzerine Hint Müslümanları tarafından teşkil edilen “Hilal-i Ahmer Cemiyeti Türk Yardımlaşma Fonu”nun topladığı yardımları Osmanlı Devleti’ne iletmek ve orduya yardımda bulunmak üzere Dr. Ahmet Murat Ensari’nin başkanlık ettiği heyetle birlikte İstanbul’a geldi. Peşaverî, savaşta yaralanan askerlerin Ömerli’de kurulan sahra hastanesinde sürdürülen tedavilerine katıldı ve savaştan sonra heyetteki arkadaşlarının aksine İstanbul’da kalmayı tercih etti.

Peşaverî, Balkan Savaşlarından sonra ülkesine dönmedi ve Rauf Orbay himayesinde Harbiye’ye kaydoldu, I. Dünya Savaşı boyunca çeşitli görevler aldı. Üç defa yaralandığı Çanakkale Cephesi’ne her seferinde geri gitti.

Afgan Heyet-i Seferiyesiyle Habibullah Han’a yolculuk

Birinci Dünya Savaşı devam ederken, 1915 yılında Sultan Reşad tarafından Afgan Emiri Habibullah’a birtakım hediyelerin gönderilmesi ve Afgan Müslümanların desteğini sağlamak amacıyla Teşkilat-ı Mahsusa bir heyeti görevlendirildi. Bu esnada Basra’yı işgal eden İngilizlerin İran’da yolunu kestiği heyette yer alan Peşaverî, sınıra yakın bir yerde toplu haldeki Afganları silahlandırdı ve örgütledi. Peşaverî, aynı hat üzerinde önemli bir geçidi İngilizlere karşı 36 saat boyunca savunarak heyetin esir düşmesini engellese de, heyet görevi tamamlayamadan dönmek zorunda kaldı.

İkinci seferde propaganda görevi ve casusluk iddiaları

Peşaverî’nin ikinci Afgan seferi 1916’da Horasan vilayetine yola çıkmasıyla başlamış oldu. Tahran’daki İngiliz sefareti için çevirmenlik de yapmış olan Peşaverî’ye Panislamizm propagandası yapma görevi verildi. Türkistan ve Afganistan’da mollalar ve etkili kişilerle ilişkiler tesis etti ve Herat’ta valiyle tanışıp desteğini almaya çabaladı; fakat burada casuslukla suçlandı ve hapse atıldı. Serbest bırakıldığında ise bazı yerel grupları örgütlemede başarı gösterse de Tahran’daki Teşkilat-ı Mahsusa karargahının desteğini alamadı ve başarısı sınırlı kaldı.

Anadolu Ajansı’nın ilk çalışanı Peşaverî

Peşaverî ilerleyen dönemlerde Milli Mücadele’de de aktif rol oynadı. Amasya Genelgesi öncesi Mustafa Kemal’le görüştü, Erzurum ve Sivas kongrelerine bizzat katıldı ve hem kuruluşunda rol oynadığı hem de ilk çalışanı olduğu Anadolu Ajansı vasıtasıyla Anadolu’da devam etmekte olan Yunan katliamlarının Batı kamuoyunda duyulması için büyük gayret sarf etti.

TBMM Hükümeti’nin ilk büyükelçisi

TBMM Dış İlişkileri’nin ilk çalışanı olan Peşaverî, 1920-22 yılları arasında TBMM Hükümeti’nin ilk büyükelçisi olarak Afganistan’da görev yaptı. Bu görevi sırasında imzalanan Dostluk Antlaşması ile TBMM’nin ilk kez bir yabancı devlet tarafından tanınmasını sağladı. Abdurrahman Peşaverî, büyükelçilik görevini tamamladıktan sonra Anadolu’ya dönerek Rauf Orbay ve Kazım Karabekir ile Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın kuruluş çalışmalarında yer aldı. 21 Mayıs 1925 tarihinde İstanbul’da kendisinin Rauf Orbay olduğunu zanneden bir kişinin silahlı saldırısına uğradı ve 30 Haziran 1925’te hayatını kaybetti.

Kayıp kabri 89 yıl sonra bulundu

Abdurrahman Peşaverî’nin kayıp kabri tam 89 yıl sonra TBMM Dış İlişkiler ve Protokol Görevlileri tarafından 24 Nisan 2014’te İstanbul Maçka (Şeyh) Mezarlığı’nda bulundu. Aynı ay içerisinde Peşaverî’nin hayat hikayesi Yedikıta Tarih ve Kültür Dergisi’ne kapak konusu oldu. Bu gelişmelerden sonra TBMM Protokol Görevlileri tarafından Abdurrahman Peşaverî Kardeşlik Platformu kuruldu ve ilk iş olarak harap halde olan Maçka Mezarlığı ile Peşaverî’nin kabrinin temizlenmesi ve restorasyonu için girişimlerde bulunuldu.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla mezarlık ile kabir temizlendi ve mezarlığın çevresine demir parmaklıklar yerleştirildi. Masrafları Abdurrahman Peşaverî Kardeşlik Platformu tarafından karşılanan peyzaj ve restorasyon çalışmalarının bir parçası olarak Peşaverî’nin mezar taşında yer alan Osmanlıca ibareler günümüz Türkçesi’ne çevrilip bir plakaya yerleştirilecek. Kabirde aynı zamanda Peşaverî’nin hayatını anlatan İngilizce ve Türkçe bir plaka daha yer alacak.

İlk kez bir anma töreni düzenlenecek

Abdurrahman Peşaverî Kardeşlik Platformu, Peşaverî’nin 89. şehadet yılı olan 30 Haziran Pazartesi günü 10:30’da Maçka Mezarlığı’ndaki kabri başında bir anma töreni gerçekleştirecek. Tören, bir ilk olacak.