PARİS KONFERANSI’NDA ŞERİF PAŞA’NIN FAALİYETLERİ VE DOĞU ANADOLU AHALİSİNİN DURUMU

Yazar: SEDEF BULUT
Danışman: DOÇ.DR. MEHMET ŞAHİNGÖZ
Yer Bilgisi: Gazi Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü
Konu: Türk İnkılap Tarihi

Yüksek Lisans Tezi (1998)

“Bu tez çalışmasının ana konusunu Şerif Paşa’nın Paris’teki çalışmaları ve kendisine yöneltilen tepkiler oluşturmaktadır. 20. yüzyıl başlarında Osmanlı Devleti’nin ve Avrupa’nın içinde bulunduğu genel durum hakkında kısaca bilgi verilmiştir. Osmanlı İmparatorluğu’nun I. Dünya Savaşı’na girişi ve batılı devletlerin imparatorluğu parçalamaya yönelik imzaladıkları gizli anlaşmalar üzerinde durulmuştur. Osmanlı Devleti 30 Ekim 1918′ de Mondros Ateşkes Anlaşması’nı imzalayarak savaştan çekilmiştir. Bu anlaşma, bir ateşkes anlaşması niteliğinin çok dışındaki ağır maddeleriyle devleti felce uğratmış ve çöküş sürecini hızlandırmıştır. I. Dünya Savaşı sonrasında Avrupa’ya yeni bir düzen getirmek ve yenilen devletlere barış antlaşmaları imzalatmak amacıyla 18 Ocak 1919′ da Paris Barış Konferansı toplanmıştır. Görünürdeki geniş katılımına rağmen konferans kararlarına A.B.D., İngiltere ve Fransa hakim olmuştur. Konferansta tartışılan öncelikli konuların başında ise Osmanlı İmparatorluğu topraklarının paylaşılması gelmiştir. Batı Anadolu’nun Yunanlılara verilmesi ve Doğu Anadolu’da Wilson Prensipleri çerçevesinde bir Ermeni Devleti kurulması meselesi gündemde geniş bir yer tutmuştur. 23 Aralık 1919’da ise üzerinde daha önce görüşülmemiş olan Kürdistan meselesi ortaya çıkmıştır. Kürdistan adlı bir devletin kurulması emperyalist devletlerin Ortadoğu’ya yerleşme planlarının önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Ancak bu devletin sınırları Ermenistan’ınkinden bile daha belirsiz ve itilaf devletlerinin keyfince çizilmiştir. Ermenistan konusunda A.B.D. etkili bir rol oynarken, Kürdistan konusunda ise İngiltere başrolü kimseye bırakmamıştır. Osmanlı topraklarını emperyalist amaçları ve Mezopotamya’daki çıkarları doğrultusunda parçalamaya çalışan İtilaf Devletleri, Türkleri Anadolu’dan söküp atmak düşüncesiyle fikir birliği yapmışlardır. I. Bölümde Mondros Ateşkes Anlaşması, sonrasında yapılan işgaller, Paris Konferansı’nda Osmanlı Devleti ile ilgili öncelikli konular ve Kürdistan meselesi üzerinde durulmuştur. Tezin ikinci bölümünde ise Paris Konferansı’na Osmanlı temsilcisi olarak katılan ancak kısa bir süre sonra ‘Kürt temsilcisi’ sıfatını üstlenen Osmanlı’nın eski Stockholm Sefiri Şerif Paşa’nın çalışmaları incelenmeye çalışılmıştır. Şerif Paşa’nın 22 Mart 1919’da Kürt talepleri hakkında konferansa sunmuş olduğu memorandum üzerinde durulmuş ve Ermeni temsilcisi Bogos Nubar’la yaptığı ittifaka da yer verilmiştir. Şerif Paşa’nın Ermenilerle yapmış olduğu anlaşma yurt içinde ve dışında büyük tepkilere yol açmıştır. Bu davranış Meclis-i Mebusan’a, İtilaf Devletleri temsilciliklerine ve basına gönderilen telgraflarla protesto edilmiştir. Karşılaştığı yoğun tepkiler ve İtilaf Devletleri’nin değişen tutumları yüzünden, Şerif Paşa Kürt temsilciliği görevinden 5 Nisan 1920’de kendi isteği ile ayrılmıştır. Son bölümde Şerif Paşa’nın değişen görüşlerine yer verilmiş ve Doğu Anadolu halkının Milli Mücadele hareketi içindeki rolleri incelenmeye çalışılmıştır.”