SARIKAMIŞ HAREKATI

Yazar: RAMAZAN BALCI
Danışman: DOÇ.DR. MAHİR AYDIN
Yer Bilgisi: İstanbul Üniversitesi / Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü
Konu: Türk İnkılap Tarihi = History of Turkish Revolution
Dizin: Doğu Cephesi; Kars-Sarıkamış; Osmanlı Devleti; Rusya; Türk-Rus ilişkileri

Doktora Tezi (1999)

“Osmanlı İmparatorluğu, XX. yüzyıla batılı devletler arasındaki ekonomik ve bilimsel yarıştan kopmuş bir halde girmişti. Acil çözümler bekleyen sorunlar karşısında devlet esaslı bir programa sahip değildi. Ağır malî buhranlar karşısında yerel tedbirler alma şansına sahip olmayan devlet, buna bağlı olarak siyasî bağımsızlığından da sürekli ödünler vermek zorunda kalıyordu. Devletin ekonomik şartlarını iyi değerlendiren batılı devletler uyguladıkları dış borç siyaseti ile Osmanlı maliyesini kontrollerine aldıkları gibi çeşitli ırklardan oluşan Osmanlı halkları arasındaki ayrılıkçı hareketleri de sistemli bir şekilde kışkırtmaktan geri kalmıyorlardı. Bu tahriklerin sonunda Osmanlı İmparatorluğu, Avrupa kıtasındaki topraklarının büyük kısmını kaybetti. Yüzyılın başında devletin en önemli sorunu toprak kaybını önlemek ve ekonomik çöküşün önüne geçmekti. I. Dünya Harbi öncesinde Avrupa’da yeniden yapılanan ittifaklar arasında uzun zaman kendisine yer arayan Osmanlı İmparatorluğu, siyasal bütünlüğü için daha az tehlikeli gördüğü Almanya ile yaptığı ittifak gereği, hazırlanan savaş planında Kafkasya’da Ruslara karşı bir cephe açmayı üzerine almıştı. Ne var ki harbe girişten altı ay önce başlatılan seferberlik çalışmaları, ekonomik şartlar ve bölge altyapısının yetersiz olması yüzünden Osmanlı Ordusu’nu savaşa hazırlamakta başarısız kaldı. Doğu cephesinde savaş başladığı günlerde bir ordunun zaferi için gerekli şartlar dan hiçbiri yeterli değildi. En başta bölgenin ulaşım zorlukları, Osmanlı topraklarına giren Rus kuvvetlerine eşit sayıda bir orduyu sınırda besleme imkanı vermiyordu. Yol ve nakliye aracı yokluğu yüzünden cepheye gönderilen orduyu besleyecek menzil teşkilâtı kurulamamıştı. Öte yandan salgın hastalıklar orduyu arkadan kuşatmış durumdaydı. Her nevi ekonomik değere ülke genelinde el konulduğu halde orduyu kış harbinin ihtiyaçlarına göre donatmak mümkün olmamıştı. Bütün bu olumsuz şartlara rağmen doğu cephesinde Rusları karşılayan 3. Ordu 1914 yılının Kasım ve Aralık aylarında Rus Ordusu karşısında bir takım başarılar elde etmemiş de değildi. Gerek bu başarıların etkisi, gerekse beslenme problemlerinin aşılması düşüncesiyle 3. Ordu, 22 Aralık 1914 tarihinde Başkomutan Vekili Enver Paşa komutasında Sarıkamış Harekâtı’nı başlattı. Enver Paşa, beslenme probleminin, sınır ötesinde elde edilecek ganimetlerle çözülebileceğine inanıyordu. Ani gelişen Türk taarruzu karşısında şaşıran Ruslar hızla geri çekilmeye başladılar. Rus Ordusu’nun geri çekilme yollarının bulunduğu Sarıkamış, mühim bir ikmal merkezi olması ve stratejik önemi dolayısıyla taarruzun ana hedefi haline gelmişti. Taarruzla birlikte bölgenin ve mevsimin bütün zorlukları aynı şiddette kendini gösterdi. Dağların karlarla kaplı olması, kıtaların yürüyüş nizamını bozduğu gibi ağırlık kollarının ve erzak katarlarının da orduyu takip etmesine imkan vermedi. Taarruz planında belirtilen günde Türk kolorduları Sarıkamış önüne gelemediler. Enver Paşa’nın kolordular üstünde grup kumandanı olarak her üç kolordu ile irtibatı kolayca sağlayabileceği bir noktada karargâhını kurması ve orduyu genel maksat yönünde idaresi gerekirken bir kolordunun başında Sarıkamış’a gitmesi ve diğer kolorduları adeta kendi başına bırakması başarı şansı yüksek olan taarruz planım sonuçsuz bıraktı. Onunla birlikte aynı günde Sarıkamış’a gelmesi gereken X. Kolordu Komutam Hafız Hakkı Paşa, taarruz planlarına aykırı olarak istikamet değiştirdiği Kosur boğazında 4 gün kadar zaman kaybedip % 20 oranında da asker zayiat verdikten sonra Sarıkamış önlerine gelebildi. Diğer taraftan Rusları Araş vadisinde tutma görevi verilen Galip Paşa komutasındaki XI. Türk Kolordusu oldukça yetersiz kaldı. Türk taarruzunun ilk günlerinde Kars’a kadar geri çekilme planlan yapan Rus Ordusu bölgede yaşayan Ermenilerden elde ettiği bilgilerle Türk Ordusunun karşı karşıya bulunduğu zorlukları yerinde takdir ederek cesaretle direndi. Ortak hareket edemeyen ve birliklerini toplu bulunduramayan Türk kolorduları ilk günlerde savunmasız bir durumda bulunan Sarıkamış’a giremediler. Çok üstün ikmal imkanları, kaybettikleri zamanı ve insan gücünü kazanmada Rus Ordusu’na tartışmasız bir üstünlük sağladı. Her iki taraf içinde yıpratıcı olan kış savaşı hiç bir ikmal imkanı bulunmayan Türk Ordusunun taarruzdan önceki sınırlara çekilmesi ile son buldu. Cihan Harbine parlak bir başlangıç yapmak isteyen Türk Genelkurmayı bu hedefine ulaşamadı. Doğu Anadolu daha çok Rus tehdidi altına girdi. Bütün olumsuz şartlara rağmen taarruzun başarıya ulaşması durumunda bile -kaldı ki Sarıkamış’ta zafer daha yakındı- bölgenin alt yapısı ve ekonomik imkanlar doğu sınırlarında bu başarının sür dürülmesi için yeterli değildi.”